Zeytin ağaçlarının kalbinde, zamanın yavaş aktığı bir ev vardı. Adı Zeytin’di. Gölgelerinin altına sığınan herkes, onun huzurlu fısıltılarını duyabilirdi: “Benimle birlikte, doğanın ritmini hissedin.”
Zeytin, kökleri kadar sağlam bir dinginlik sunar, misafirlerine Karaburun’un eşsiz tadını ve kokusunu armağan ederdi. Ona gelen herkes, burada doğanın kollarında yeniden nefes alırdı.